Sen misin bu ay evde hep rutin bir şekilde geçecek; hiç bir aksiyon yok, sabaha kadar uyanıksın, günce yazma modundasın diye karalar bağlayan?..Çok sevilen bir dost davet edince, yoğun ısrarlara hayır diyemeyerek kendini ailece başkentte bulursun..
Şikayetim mi var? Asla..
Mutlu oldum mu? Kesinlikle evet..
Gündüz uyunup gece tam gaz gezildi mi? Bir evet daha..
Böyle enerji dolarsam, böyle bir giriş yapmam abes olmaz herhalde..Oldum olası değişikliği, kendi sınırlarım içinde de olsa macerayı sevmişimdir.Ankara' ya gitmenin neresi macera demeyin, bizde gayet de macera..
Ramazan ayında, manevi, uhrevi duygular arasındayken, İstanbul sınırlarının dışına çıkmakla pek alakası olmayan birini gecenin bir yarısında, yollara bir iki günlüğüne götürüp de bir hafta kalmak bizim aile için yabana atılmayacak bir macera.
Yol dahil her anı çok güzel geçen bu bir haftadan bloğa yansıyanlar mı? Elbette var..
Öncelikle bilinenin aksine trafik canavarı tadında, İstanbul şoförleri ile aşık atan başkent sürücüleri..İftar saati kentimi aratmayan trafik..Denize hasret bir kentin, türlü su oyunları, havuzlarıyla süslü caddeleri..
Daha önceki ziyaretlerimden daha şık bir yüzü vardı başkentin..Öyle soğuk, gri, memur kenti görüntüsünden de sıyrılmış bence..Bir de siyaset meydanı gibi geldi bana..Kaldığımız yer Ayrancı da olunca TBMM, Sayıştay, Hava kuvvetleri, Genel Kurmay Başkanlığı ve şu an aklıma gelmeyen bir sürü kurum..
Başkentte olduğunu hissediyor insan o caddelerde, Türkiye değil de Türkiye Cumhuriyeti'nde hissediyor..Meclis ziyaretinde ise bu duygum gerçekten tavan yapıyor..
Törenlerin yapıldığı alan..
Kırmızı halının benim objektifime düştüğü anlar..
Ve böyle sessiz haline pek tanık olamadığımız salon..
Meclisten Kocatepe Camiinin görüntüsü
Farklı bir atmosfer, farklı bir gün oldu benim için..Hep televizyondan izlediğim, basından takip ettiğim siyasetçilerin soluduğu ortamı solumak..Başka dünyalardan bir tanesine konuk olmaktı benim için..Bir kere daha gitmek istiyorum, bu kez tatil olmasın ama bakanlar, vekiller, devlet erkanı orda olsun istiyorum..Biraz ütopik mi oldu ne :) ?
Tabi ki bir hafta da sadece TBMM' yi ziyaret etmedik..Parklar, eğlence diyarları, AVM' ler..Şirinleri de Ankara' da izlemek varmış..Çok keyifliydi, Şirin severler tavsiye ediyorum..
Tüm detayları benim belleğimde kalsa da sizle bir şey daha paylaşmak istiyorum.Ankara' da yaşayanlar bilir..Kent Park alışveriş merkezinde konuşlanmış, kesinlikle görülmeye değer bir müze var.Tarihe adını yazdırmış bir çok ünlünün heykelleri..Farklı heykeltıraşların ortak çalışmaları..İnanılmaz derecede gerçekler..Sanki dokunsanız kızacak gibi bakıyorlar..Abartmıyorum hepsiyle tek tek sanki göz teması kurdum..Çok etkilendim..
Bir kaç fotoğraf paylaşacağım, aslında hepsini çektim ama, hala görmemiş olan varsa mutlaka ama mutlaka görmenizi öneririm..
ATATÜRK VE FİKRİYE HANIM
İngiliz müzik grubu The Beatles
Hürrem sultan
Ve Kanuni Sultan Süleyman
Yunus Emre
Bizimkiler maskelerle çok eğlendi.
Güldürü ustaları Kemal Sunal ve Levent Kırca
KKTC eski Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş
Dahası Kent Park AVM' de.. Tarihe yolculuk dört boyutlu ne dersiniz?
Not: geçen süre zarfında post yayımlamamış olmama rağmen beni unutmayıp ziyaret edenlere teşekkür ederim..Etmeyenlerle de başka postlarda buluşmak üzere..
sevgiler...