21 Mart 2011 Pazartesi

şans mı?

                                                


Bir genç vardı; ailenin öğretileriyle yoğrulmuş, toplumsal geleneklerle şekillenmiş, gerek akademik gerek sosyal yaşamına devam etmiş..Bu süre zarfında ise karşısına farklı farklı insanlar çıkmış..Hepsinden değişik kazanımlar edinmiş..Duygusal anlamda da kendine yakın gelenler olmuş..Ama kiminin huyu, kiminin suyu hiçbiri ile mutluluğu yakalayamamış..

İş hayatına başlamış, orda da çeşit çeşit insanlarla karşılaşmış..Egoları şişkin, aşırı hırslı, etkisiz, kıskanç..Hepsiyle kendi diliyle anlaşmaya çalışmış, anlamaya çalışmış..Yirmili yaşların ortasına geldiğinde dönüp arkasına bakmış, düşünmüş; şu an olduğu yere bakmış , şaşırmış...Böyle mi düşünmüştü başlarken? Burda mı hayal etmişti kendini ? Hayır..

Öyleyse neden böyle olmuştu acaba? Nerde yanlış yapmıştı ki? Donanımlı bir insandı. Kariyeri de iyiydi. Çalışmıştı da, zorluklarla mücadele etmiş, karşısına çıkan engelleri de aşmıştı..Ee  neden olmamıştı o zaman..Düşündü,  istediği yerde olmayış sebebini bulmaya çalıştı..Yanlış kişilerle mi yola devam etmişti ya da yanlış yerlerde mi bulunmuştu?


Kendi yaptıkları ile ilgili değil yoksa şans mıydı, şanssızlık mı ? Bazı şeyleri erken mi yaşamıştı yoksa geç mi kalmıştı bazı şeylere? Neden burdaydı? Neden memnun değildi olduğu yerden? Acaba olmak istediği yeri mi yanlış seçmişti?


Bu durumu değiştirebilir miydi? Onun elinde miydi ? Bilmiyordu..
Bilmek istediğinden de emin değildi..


Kırılmıştı şevki..
Yaptığı analiz onu olumlu etkilememişti..

Mutsuz değildi tamam, ama mutlu da değildi..Ve ne yapması gerektiğini de bilmiyordu..
Soruları vardı cevapsız..
Bazı cevaplar vardı elinde, kendine ait olmayan.

Güveni kırılmıştı kendine..İnsanlara zaten güvenemiyordu...
Güvenmişti baştan ama hayal kırıklıkları  yaşamıştı..

Bilmiyordu , bilmiyordu..
Bilmeden yaşamaya devam mı edecekti?
Nasıl gelirse öyle mi giderdi?

Her şey bir bilinmezdi..
Yön veremediğini düşündü hayatına..

Beklentilerini değiştirse kendi olmayacaktı..
Beklerse de istediği olmayacaktı..


Acaba herkes istediği yerde mi ? Anne ve babaların belirlediği yerlerdeler mi? Rol mu yapıyorlar, yoksa gerçekten memnunlar mı? Etrafıma bakıyorum, kimler nerelere gelmiş, nasıl gelmiş, kiminle gelmiş? Yola çıkarken yanında olanlar mı yanında hala, yoksa yolda yolcu indirip , başka yolcular mı almışlar yanlarına?


Sorularım maddi yolculuğa veya madden varılan yerlere değil..Bu yolculuktaki insanlara; belki dostlara ,belki arkadaşlara, belki aileye, belki öğretmenlere..

Kısaca vardığımız noktaya gelirken emeği geçenlere..

İyilere, kötülere...

               

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Eğer paylaştıklarım sizde bazı sorular, cevaplar ya da duygular oluşturuyorsa ve onları benimle paylaşırsanız çok mutlu olurum..
Şimdiden teşekkürler..